İZMİR 2023(Alaçatı-Urla-Sığacık/Seferihisar)

 İZMİR 2023(Alaçatı-Urla- Sığacık/Seferihisar)


1.GÜN

Doyamadığımız rotalardan bir tanesi olan İzmir’e tekrar yolumuzu düşürmek için bu sefer de 1 Mayıs tatilini fırsat bilmiştik.

Konaklama için tercihimiz yine Alaçatı ve artık evimiz gibi olan Otello oteli olmuştu. Hızlıca bir selamlaşma ve odaya bavulları bırakma ritüelinin ardından yer ayırttığımız Fava'daydık. Bahçesi oldukça büyük, servisi hızlı, yemekler de bir o kadar lezzetliydi. Bir diğer restoran önerim de Roka Bahçe olabilir. Her daim gidebileceğimiz Kapari Bahçe'yi de anmadan geçmeyeyim.



Tatlı hakkımızı ve ilk gece finalini yine Köşe Kahve'ye sakladık. 

Tahminlerinde üzerinde sıcak bir sabaha günaydın dedik. Tatillerdeki en geç kahvaltıyı burada yapıyorum, otelimiz ancak 09:30 gibi kendine geliyor; biz de çok zorlamıyoruz:D biz de sallana sallana hazırlanıp 11 gibi gezmeye hazır hale geliyoruz. Hava oldukça sıcak, güneşin alnında ilk durak Theos Antik Kenti. Müze kartını değerlendirmek isteyen bizler sadece yemek yemek için gelmedik, tarihi es geçmiyoruz diyerek Efes Antik Kent'ten boşa çıkan zamanı Theos ile değerlendiriyoruz. Özellikle öneremiyorum ama vaktimiz olduğu için 1 saatimizi çok da oyalanmadan burada geçirdik, birkaç keyifli fotoğrafla da tamamladık.

Sığacık

Sığacık

Sığacık



Sığacık



Bu kadar taş toprak yeter diyeceğimizi tahmin ederek Seferihisar’ı almıştık plana. Daha önce hiç gelme fırsatım olmamıştı, oldukça renkli, hareketli, kalabalık ve şirin bir Ege kasabası. Fazla sayıda mum ve sabun satan yerlerin yanı sıra ev yemekleri anlamında da oldukça zengin. Resimli sokak duvarları, küçük panjurlu evleri ile sizi farklı diyarlara götürüyor. Sokak aralarında gezerken, antika dükkanını andıran dekorasyonu ile ilgimizi çeken bir kafede mola verdik.



Akşam yemeği için seçtiğimiz yer özenli bir araştırmanın sonucunda Kolburano's Pizza oldu. Alaçatı merkeze yakın ancak popüler yerinden uzak dışardan eski bir depoyu andıran bir mekan. İçerisi ise ayrı bir dünya. Oldukça değişik dekore edilmiş; lezzetli yemekler ve güzel şarap ile de kesinlikle tavsiye edebileceğim bir yer.



Bu sene şansımız, otelin bahçesine açılan yeni barı oldu. Yer arama derdi olmadan güzel müzik ve koktyllere hemencecik ulaştık. Müzikleri ile bence sezonunda daha fazla iş yapabilmiştir.

2.GÜN

Sendromsuz güneşli bir pazar gününe günaydın dedik. Bugün planımız Urla ve çevresindeki cazibe alanları. Vaktimiz dar olmadığı için güzel kahvaltının tadını uzun uzun çıkarttıktan sonra, sabah kahvemizi almak üzere Coffee-in Munchies'e geçiyoruz. Yeni açılmış, oldukça güzel dekore edilmiş bir yer. Kahvelerin lezzeti kadar sunumlar da başarılıydı.

Uzbaş


Değişik yerler deneyimlerek devam eden İzmir gezimizde bugün adını sık duyduğumuz Uzbaş Botanik Parkına gideceğiz. Bağ yollarından geçerek ulaştığımız bu saklı cennet bize iyi ki gelmişsiz dedirtti. Binlerce çeşit bitki örneği oldukça güzel dizayn edilmiş geniş bir alanda sergileniyor. İsterseniz evinize buradan bir kaç hatıra götürebilirsiniz. Tatma şansı bularak alacağınız limon ve süt reçeli de bonusu:)





Uzbaş

Uzbaş

Uzbaş



Bir sonraki durak, enginar festivali sebebiyle de ekstra dolu olan Urla sokakları oluyor. Şef restoranları ve butik kafeleri ile ünlenen Urla'da öğle yemeği için soluğu yine Begendik Abi'de alıyoruz. Menüde enginarın her türlüsüne yer verilmiş, zaten sadece enginardan yapılan leziz yemekler vardı. İyi aşçıların elinden mevsiminde kullanılan enginarlar ile kendimizi ödüllendirdik. Kahve molamız ise İzmir merkez şubesinden çok sevdiğim ve yeni açılan Urla şubesini es geçmediğim Léone Patisserie & Boulangerie'de oldu.


Yavaş yavaş akşam saatlerine yaklaşıyorduk, biraz yediklerimizi yaktıktan sonra bence gezinin en merak uyandıran saatlerine gelmiştik. Uzun zamandır listemde olan Vino Locale'da akşam yemeği için geri sayım başlamıştı. Restoranın içinde ne yiyeceğinizden emin olmasanız bile sadece bu sevimli müstakil eve dakikalarca dışardan bakabilirsiniz. İçerisi oldukça sade ve çok geniş değil. Bu nedenle de 1.5 ay önceden rezervasyon yaptırarak geldik. Hava iyi olmasına rağmen, dışarısını hizmete açmadıklarını söylediler akşamları, o nedenle masa sayısı az. Şef Ozan Kumbasar gerçekten dedikleri kadar lezzetli yemeklere ve sunumlara imza atmıştı. Oldukça fazla şey denemeye çalıştık, hepsi çok güzeldi. Mevsiminde olan ürünleri kullandıkları için menü aylık olarak değişiyor. Bizi şaşırtan diğer bir nokta da bu klastaki bir şef restoranının İstanbul'un bir çok mekanında gördüğümüz fiyatlardan düşük olması. Bizim keyfimizin o gün özellikle iyi olmasından mıdır bilmem, hepimiz için hem tatilin hem de son zamanların en güzel akşamlarından birini geçirmiştik. Kesinlikle tavsiye ettiğim ve tekrar gelmeyi dört gözle beklediğim bir mekan.





Dönüş Günü

Beyaz yakanın 1 Mayıs birleştirmeli tatilinin sonu, yarın iş başı. Otelimizden ricamız ile 09:00(onlara göre bir hayli erken) sularında başladığımız kahvaltımız güneşe selam vererek içtiğimiz türk kahvesi ile son buldu. 

Bahar aylarında İzmir'i ve her gelişimizde yeni yerler ekleyebildiğimiz bu rotayı çok sevdik. Umarım sizler de okurken keyif almışsınızdır.

Bir sonraki seyahatte görüşmek üzere.


2021 yılındaki bir diğer İzmir gezi notları için link aşağıdadır.

https://bit.ly/3mPLPPK




Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

İSVİÇRE-ZÜRİH & LUZERN

İTALYA Bolonya